İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, tarih boyunca temmuz sonu ve ağustos ayının takvimlerde sıcak olarak kaydedildiğini, bu tarihlerin bilindiğini söyledi. eyyam-ı bahur olarak.
Bu tarihlerin bazı takvimlerde “31 Temmuz-7 Ağustos”, bazılarında ise “1-8 Ağustos” olarak kaydedildiğini belirten Toros, “eyyam-ı bahur”un en sıcak günler anlamına geldiğini söyledi.
Bu tarihlerin değişmeye başladığını belirten Toros, şöyle konuştu: “Bu yıl 21 Temmuz'da küresel sıcaklık rekoru kırdık. Rekorların kırıldığı bir dönemdeyiz. Haziran ayında Türkiye'de sıcaklıklar uzun döneme göre 3-6 derece daha sıcaktı. “Hayatımızda gördüğümüz en sıcak günleri yaşıyoruz. Bu yıl Türkiye'nin de aralarında bulunduğu Afrika'da kavurucu sıcaklıklar arttı. Afrika üzerinde oluşan yüksek basınç alanlarının etkisiyle.”
“Son 10 yılda bir önceki yıllara göre daha sıcak oldu”
Afrika sıcağının haziran ayından bu yana Türkiye'yi vurduğuna işaret eden Toros, şöyle konuştu: “Ağustos ayında da bu sıcaklığın devam etmesini bekliyoruz. Zaman zaman soğuk dalgalar gelse de sıcak iklimin etkisi o kadar büyük ki bir anlamda Her şey durdu “Güney Avrupa, Türkiye, güney Rusya ve Ukrayna'yı kapsıyor. Bölgenin tamamında normallerin üzerinde sıcaklıklar var.” dedi.
Toros, İstanbul'da temmuz ayında günlük ortalama sıcaklığın 24-25 derece olduğunu hatırlatarak, şöyle konuştu:
“Temmuz ayında her gün yüksek sıcaklıklar 30 dereceyi aştı. Bu anlamda eyyam-ı bahur yaşıyoruz. Önümüzdeki birkaç gün için de benzer tahminler, özetle sıcak havanın devam edeceğini gösteriyor. -ı bahur bu yıl Geçmiş verilere bakıldığında “Eyyam-ı Bahur döneminde sıcaklıklar 34-35 dereceye, algılanan sıcaklık ise 40 dereceye ulaşıyor. Bu yıl da 34-35 dereceyi tahmin ediyoruz.”
Sıcaklıktaki artışın küresel ısınmayı da etkilediğini belirten Toros, son yıllarda küresel ölçekte sıcaklık rekorlarının kırıldığını hatırlattı.
Toros, şöyle konuştu: “Her 10 yılda bir önceki yıllara göre daha sıcak hale geldi. 2023 yılı da bunun göstergesiydi. Bu sıcaklıklar birçok felaketi de beraberinde getiriyor. Orman yangınları, sağlık etkileri… Güney Avrupa'da binlerce insan ölmeye başladı. Sıcak hava dalgası nedeniyle.” “Olumsuz etkileniyoruz” dedi.
Bu havada dışarı çıkacakları uyaran Toros, şöyle devam etti:
“Bunu yaşamamak için sıcaklığın yüksek olduğu öğle saatlerinde mümkün olduğunca yorucu işlerden kaçınmak gerekiyor. Köylerimiz ve çiftçilerimiz bu şartlara alışkın ve vücutlarını tamamen koruyorlar. Vücudumuzun güneş ışığından etkilenmesi ve vücudumuzun buna alışması nedeniyle çalışmaya devam ediyoruz ancak alışık değilse parlak güneş ışığı altında yorucu işlerden mümkün olduğunca kaçınmalıyız.” “Bunaltıcı havalardan etkilenmemek için normal saatlerin dışına çıkıp gölge alanlarda kalalım. Dezavantajlı gruplar, yaşlılar ve çocuklar bu havadan özellikle etkileniyor.”
Salı günü Marmara ve Karadeniz'de yağmur bekleniyor
İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Meteorolog Dr. Güven Özdemir, Eyyam-ı Bahur'un nemli bir sıcak hava dalgası olduğunu anımsattı.
Bunun felaket boyutunda bir sıcaklık olarak adlandırılmaması gerektiğini belirten Özdemir, sıcaklıkların temmuz ayının sonundan bu yana 2-3 derece arttığını söyledi.
Salı günü Marmara ve Batı Karadeniz bölgelerinde yağış beklendiğini belirten Özdemir, şunları söyledi: “Yerel yağışlar görülecek. Kuzeyli kuvvetli rüzgar alıyoruz ve almaya devam edeceğiz. Salı günkü yağış geçişinden sonra hava sıcaklıkları 3 derece olacak. Mevsim normallerinin -4 derece üzerinde. Sıcaklıklar 34-35 derece civarında olabilir ama nemle birlikte sıcaklığın geçtiğimiz günlerde olduğu gibi 40 dereceye ulaşması ihtimali var” dedi. dedi.
Trafiğin ve gökdelenlerin yoğun olduğu çöküntü bölgelerde algılanan sıcaklıkların bir miktar daha yüksek olduğunu vurgulayan Özdemir, şöyle konuştu: “Metropollerde ormanların seyrek olması, binaların yoğun olması, şehrin plansız kentleşmesi, nüfus yoğunluğu ve işletme faaliyetinin yüksek olması gibi nedenler var. Klimaların kullanılması algılanan sıcaklığı artıracaktır. Rüzgârla birlikte hava ısınacak, yaklaşık 10 gün kadar sıcak bir hava yaşayabiliriz.” bilgisini paylaştı.
Afrika'dan gelen sıcak hava kütlesinin etkisi altında kalacağımızı kaydeden Özdemir, sıcak hava dalgalarının sera etkisi yarattığını vurguladı ve şöyle konuştu:
“Orman yangınları çok önemli, ormanlar bizim akciğerimizdir. Nefes alma yerimizdir ama sıcak havanın etkisiyle ister istemez ormanlar yanabiliyor. Maalesef biraz daha sert estiğinde yayılıyor. Halkımızın bu konuda çok duyarlı olması gerekiyor. Bu soruna karşı ormanlarda ateş yakılmamasını şiddetle tavsiye ediyoruz.”
Denizlerin de sıcak olduğunu belirten Özdemir, şöyle konuştu: “Rüzgar kuzeyden esmeye başlayınca nem artmaya başlıyor ve şehri bunaltıyor, insanları bunaltıyor. Şehirlerimizde binalar gelişigüzel inşa edildiği için gökdelenler birbirine bitişik. Bu da sıcaklık ve nemde yoğun bir artışı tetikliyor.” dedi.
“10.00-17.00 saatleri arasında dışarı çıkmamalısınız”
Özellikle yaşlılara, kronik hastalara, hamilelere ve çocuklara uyarılarda bulunan Özdemir, şunları söyledi:
“10.00-17.00 saatleri arasında dışarı çıkmamalılar. Dışarı çıkmaları gerekiyorsa hafif şapka ve kıyafet giymeliler. Gölgeli yerlerde şemsiye ile vakit geçirmeliler. Evi doğal havalandırmalı. Klima da sakıncalı. Çünkü soğuğu içeride hapsediyoruz ve sıcak havayı dışarıda biriktiriyoruz. “Plaja giderlerse gölgede vakit geçirmek zorunda kalıyorlar. Güneş çarpması meydana gelebilir.”
Özdemir, yakın gelecekte başta İstanbul olmak üzere ülkede soğutma olmayacağını ancak büyük bir sıcak atağının da yaşanmayacağını sözlerine ekledi.